18 Haziran 2012 Pazartesi

gittin ki sen...

geçen sene bugün, tam şu anda yarın görüşeceğimizi konuşuyorduk...

daha önce iki kere beni reddettiğin için, istediğin gibi olmaya karar vermiştim, arkadaş olmak istediğini söylemiştin, benimle konuşabildiğini...

iki kere reddetmiştin ve ben pes etmiştim...

sonra birden ortaya çıktın ve önümüzdeki pazar görüşelim dedin...

beklentisiz geldim yanına, arkadaşın olmamı istiyorsan olacaktım...

eminönü iskelesinde insan kalabalığının arasında seni bekliyordum...
kızıl saçların rüzgarda uçuşarak bana yaklaşıyordun, her adımın cesaretimin temellerini sarsıyordu...

hayır diyordum kendime, istediğin kadar güzel ol kadın, istediğin kadar tatlı gülümse, bu kez istediğin olacak... merhabalaşırken kokun burnumda, saçlarının sarstığı temelimi, yerle bir edercesine başımı döndürüyor...

ama hayır, iki kere reddedildim zaten... arkadaş olmak istiyorsan arkadaş olacağım...
vapur da yanaştı zaten,

ama koluma giriverdin birden... tenin tenime değiyor. 9 şiddetinde atıyor kalbim ama sadece yutkunuyorum...

tam geçen sene yarın...

vapurun kıç güvertesine çıkıyoruz... banklara oturuyoruz...
konuşmuyoruz, nereden başlayabilirim bilmiyorum ki cümlelere...

birden güzel başını, omzuma yaslıyorsun... elin elime değiyor çekmiyorsun...

tam geçen sene yarın...

mutluluğun, karışıklığın, denizin, tuzun, martıların arasında birbirimize karışıyoruz....

tam geçen sene yarın...



Hiç yorum yok:

Yorum Gönder